Cumhurbaşkanı Erdoğan: 70 bine yakın vakıf halihazırda faaliyet gösteriyor
Ankara, 8 Mayıs (Hibya) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Vakıflar Haftası Kutlama Programı'nda konuştu.

Ankara, 8 Mayıs (Hibya) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Vakıflar Haftası Kutlama Programı'nda konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
"2025 yılı Vakıf Haftası münasebetiyle sizlerle bir arada olmaktan memnuniyet duyuyorum. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne, milletin evine, bu gazi mekana hepiniz hoş geldiniz, safalar getirdiniz. Bizleri bahtiyar eylediniz. Her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
Bu güzel buluşmaya vesile olan Kültür Bakanlığımızı, Vakıflar Genel Müdürlüğümüzü, programda emeği geçen her bir kardeşimi canı gönülden tebrik ediyorum. Sizlerle birlikte ülkemizin ve kültür coğrafyamızın dört bir yanında vakıf mirasımızı tüm ihtişamıyla yaşatan, kendilerini hayra vakfeden tüm vakıf insanlarının, hayırseverlerimizin Vakıf Haftasını tebrik ediyorum.
Vakıflar Haftamızın bu yılki teması "Vakıf ve Aile" olarak belirlendi. Bu tema ekseninde hafta boyunca yapılacak etkinliklerin vakıf camiamız başta olmak üzere ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olmasını diliyorum. Bu önemli haftanın medeniyetimizin iki taşıyıcı sütunu olan vakıf ve aile ekseninde idrak edilmesini fevkalade isabetli bulduğumu burada öncelikle söylemek isterim.
Her fırsatta vurguladığımız gibi millet olarak gerçekten göz kamaştıran bir vakıf geleneğine sahibiz. Hiç şüphesiz bu alanda dünyanın sayılı ülkeleri arasında yer alıyoruz. Böyle nadide bir mirası tevarüs etmekten açıkçası iftihar ediyoruz. Köklü vakıf geleneğimizin korunması, zenginleştirilmesi ve geleceğe aktarılması görevini ise 101 yıldır Vakıflar Genel Müdürlüğümüz yapıyor. Tarihimiz, hafızamız, kimliğimiz ve istikbalimiz açısından çok ağır bir sorumluluğu ifa eden Genel Müdürlüğümüzün 101. kuruluş yılını tebrik ediyorum.
Büyük bir vazife şuuruyla ecdat yadigarı eserlerimize sahip çıkan Vakıflar Genel Müdürlüğümüzün tüm çalışanlarına selamlarımı, sevgilerimi iletiyor, her birine görevlerinde Rabbimden muvaffakiyetler niyaz ediyorum.
Bu anlamlı yıl dönümünü, açılışını yaptığımız eserlerle çok daha anlamlı hale getiriyoruz. Türkiye'de ve yurt dışında son bir yıl içinde restorasyonu tamamlanan 101 vakıf eserimizin toplu açılışını bugün gerçekleştiriyoruz.
Tokat'taki Gökmedresemizin, Gaziantep'teki Kurtuluş Camimizin, Lefkoşa'daki Selimiye Camimizin ve Arnavutluk'taki İşkodra Camimizin açılış törenlerini birazdan inşallah canlı bağlantılarla hep birlikte icra edeceğiz. Bu güzide eserlerin ihyasında katkısı olan tüm kurumlarımıza, yüklenici firmalarımıza, işçisinden mimar ve mühendisine, her bir kardeşime kalpten teşekkürlerimi iletiyorum.
Titiz bir restorasyon sürecinin ardından hizmete alınan bu eserler ülkemiz, milletimiz ve gönül coğrafyamızdaki dostlarımız için hayırlı, uğurlu olsun. Rabb'im bizlere ecdat yadigarı eserlere sahip çıkmayı, onları gelecek kuşaklara en güzel şekilde teslim etmeyi nasip eylesin. İstisnasız her biri yüksek bir estetik anlayışının ürünü olan bu yapıların mimarlarını, banilerini, hamilerini, taş üstüne taş koyan tüm büyüklerimizi burada rahmetle, minnetle yad ediyorum.
Şu hususu altını çizerek ifade etmek istiyorum. Kimliğimizle, kültürümüzle, milli ve manevi değerlerimizle asırlardır nakış nakış işlediğimiz medeniyet kumaşı başka hiçbir millete nasip olmayacak derecede güzeldir, derindir, seçkindir.
Bu kumaşın gergefi Balkanlar'dan Türkistan'a, Afrika'dan Güney Asya'ya, Anadolu'dan Hicaz'a, medeniyet coğrafyamızın her bir karışını ihate eder. Camilerimiz, medreselerimiz, imaretlerimiz, darüşşifalarımız, hanlarımız, kervansaraylarımız, su kemerlerimiz ve daha nice eser ecdadın tarihe düştüğü eşsiz bir not hükmündedir.
Saraybosna'daki Gazi Hüsrev Bey Medresesi'ni, Bağdat'taki Nizamiye Medresesi'nden, Beyrut'taki Hamidiye Çeşmesi'ni, Macaristan'ın Peç şehrindeki İdris Baba Çeşmesi'nden, Bosna'daki Mostar Köprüsü'nü, Cezayir'deki Babül Kantara Köprüsü'nden, Prizren'deki Sinan Paşa Camii'ni, Selimiye Camii'nden, Süleymaniye Camii'nden ayrı düşünemeyiz.
Bu yapıların tamamı müşterek bir ruh ışıltısının, yüksek bir kültür ve mimari tasavvurun yansımalarıdır. Şunun da bilinmesinde fayda görüyorum. Biz tüm vasıflarımızla aynı zamanda bir vakıf medeniyetiyiz. Sevdiğiniz şeylerden Allah yolunda harcamadıkça iyiliğe asla erişemezsiniz. Her ne harcarsanız Allah onu bilir ayet-i kerimesini kendimize rehber edinerek iyilikte, güzellikte, hayır işlerinde yepyeni ufuklar açmış bir milletiz.
Yaşantımıza yön veren temel düsturu ise şu hadis-i şerifleriyle Peygamber Efendimiz Aleyhissalatu vesselam tayin ve takdir etmiştir. Önderimiz, sultanımız, hayatımızın her aşamasına örnek yaşantısıyla istikamet çizen Resulullah Efendimiz şöyle buyurmuştur: İnsan ölünce şu üç dışında amellerinin sevabı kesilir. Sadaka-i cariye, istifade edilen ilim, arkasından dua edilen hayırlı evlat.
Vakıf bizim için sadaka-i cariyedir. Allah'ın rızasını kazanmak, ebedi saadete ram olmak, topluma ve insanlığa faydalı işler yapmak için taşıdığımız altın bir anahtardır. Dayanışma ruhumuzun, yardımlaşma bilincimizin, birlik ve beraberlik şuurumuzun toplumsal hayattaki en parlak sembolüdür.
Göç yolundaki kuşların bile ihmal edilmediği kuşatıcı bir iyilik düşüncesinin dikkatle, rikkatle hayata tatbik edilmesidir. Hülasa vakıf, medeniyet mefkuremizin hayata ve ahirete bakışımızın bu dünyadaki izdüşümüdür.
Şu inceliğe özellikle dikkatlerinizi çekmek arzusundayım. Kışın abdest alanlara sıcak su temin eden, sıcak günlerde sokak sokak gezip sebillere kar koyan, nehir kenarlarına söğüt diken, güvercinhane yaptıran, leylekleri koruyan vakıflar taşıdığımız o zarif ruhun, merhametin, sevginin, şefkatin, diğergamlık bilincinin birer nişanesidir.
Merhum Evliya Çelebi 17. asırda Osmanlı'daki vakıf zenginliğini, "Ben 50 yılda 18 padişahlık ve krallığa seyahat ettim. Hiçbir yerde bu kadar hayrat görmedim." sözleriyle ifade etmiştir. Bu müstesna kültür hamdolsun bugün de güçlü bir şekilde devam ediyor.
Sağlık, sosyal hizmetler, sosyal yardım, eğitim, araştırma, kültür, sanat, spor, kalkınma, hukuk, insan hakları ve çevre gibi alanlarda 70 bine yakın vakıf halihazırda faaliyet gösteriyor. Böylesine köklü ve güçlü bir mirası devralan Vakıflar Genel Müdürlüğümüz de yurt içinde ve yurt dışındaki çalışmalarını büyük bir dikkatle 101 yıldır Allah'a hamdolsun başarıyla sürdürüyor.
Vakfedenlerin iradesi doğrultusunda günümüz şartlarına uygun olarak vakıflarımızı yaşatıyor, güçlendiriyor, kültür mirasımızın gelecek kuşaklara ulaştırılması için canla, başla gayret sarf ediyor. Namazgahlardan sıbyan mekteplerine, tabhanelerden kuş evlerine, her türlü vakıf eserine gözü gibi bakıyor, onarıyor, ihya ediyor.
Son 2 yılda Bitlis Hazohan Süleymaniye Külliyesi Darüşşifası, Tokat Gökmedrese ve Muş Merkez Muratpaşa Camii'nde yer aldığı 166 vakıf kültür varlığı restore edildi. Asrın felaketinde hasar gören tam 377 eserin onarım süreçleri hiç zaman kaybetmeden başlatıldı.
Bosna-Hersek, Kosova, Makedonya, Arnavutluk ve Kuzey Kıbrıs'ta toplam 20 yapının restorasyonu tamamlandı. Ecdat yadigarı topraklarda tam 40 çalışma başarıyla nihayete erdirildi. Yakın zamanda bitirilmesi öngörülen üç çalışma ise devam ediyor.
Bakınız, şu rakamları sizlerle özellikle paylaşmak isterim. 2002 yılında sadece 46 eser restore edilmişken son 23 yılda ihya edilen vakıf kültür varlıklarının sayısı 5 bin 927'ye ulaşmıştır. Bu çalışmalarda tam 12,3 milyar lira büyüklüğünde kaynak kullanılmıştır.
Bizden önce yapılan konuşmalarda detaylı bir şekilde anlatıldı. Eğitim desteklerinden muhtaç aylıklarına, imaret faaliyetlerinden gönüllülük çalışmalarına, Vakıflar Genel Müdürlüğü uhdesindeki hayır hizmetlerini kesintisiz sürdürüyor.
Tüm bu hizmetlerden ötürü Kültür Bakanlığımızı, Vakıflar Genel Müdürlüğümüzü ve tüm çalışanlarımızı ayrı ayrı tebrik ediyorum. Vakıf kültürümüzü ayakta tutan kurum ve kuruluşlarımıza, iyilik, yardım ve dayanışmada sınır tanımayan vakıf insanlarımıza, ömürlerini hayru hasenata adamış hayırseverlerimizin tamamına şahsım, milletim adına şükranlarımı sunuyorum.
Yine bu vesileyle yılın vakfı ödülünü tevcih edeceğimiz Mehir Vakfımızın her bir mensubunu özverili çalışmalarından ötürü tebrik ediyorum. Deprem bölgesindeki gençlerimizin yuva kurmalarına vesile olan Mehir Vakfı 81 ilimizde dünya evine giren 20 bini aşkın çiftimize düğün ve çeyiz desteği verdi.
Yakın zamanda bu çalışmalarını tam 19 aydır İsrail'in vahşi saldırıları karşısında destansı bir direniş sergileyen Gazze'ye doğru genişleteceğinin müjdesini aldığım Mehir Vakfımızdan Allah razı olsun diyorum.
2025 Aile Yılı kapsamında seçimlerde milletimize sözümüz olan Aile ve Gençlik Fonuyla yuva kuracak gençlerimize yönelik desteklerimizi artırdık. Ayrıca doğum yardımı ödeme rakamlarında ciddi oranda artışa gittik. Dijital mecraların etkisiyle toplumda günden güne yayılan yanlış salgı ve algı ve alışkanlıklarla mücadele içindeyiz. İster töre ister gelenek ister güncel akım bahanesiyle olsun, evliliğin zorlaştırılmasını asla doğru bulmuyoruz.
Özellikle içinde bulunduğumuz dönemde evliliğin kolaylaştırılması, teşvik edilmesi, önündeki engellerin kaldırılması lazım. Bu konuya önem ve öncelik vermemiz gerekiyor. Vakıflarımızı ve hayırseverlerimizi, gençlerin yuva kurmasına daha fazla destek olmaya çağırıyorum.
Şu hakikate her vesileyle şahit oluyoruz. "Sizin en hayırlınız insanlara faydalı olandır." Bu emre teslim olmuş nice kuruluşumuz, nice derneğimiz, nice vatandaşımız çoğu zaman reklam yapmadan birbirinden kıymetli hizmetlere imza atıyor.
Sağ elin verdiğini sol ele duyurmama şuuruyla hareket eden nice hayırseverimiz, Hakk'ın verdiğini halk için harcamaya devam ediyor. Yetimin başını okşayan, garibin elinden tutan, mazlumlara kucak açan, bir mahzun gönüle dokunmak, bir yaraya merhem olmak, bir ihtiyaç sahibine yardım etmek için karşılığını sadece Allah'tan umarak çalışan, çabalayan tüm kardeşlerimizle iftihar ediyoruz.
Etrafımızda yaşanan bütün zulümlere, kötülüklere, insanı insanlığından utandıran vahşet görüntülerine rağmen dünya hala ayaktaysa bunun sebebi işte bu güzel insanlar ve kuruluşlardır. 23 yıldır olduğu gibi bundan sonra da tüm imkanlarımızla vakıflarımızın, derneklerimizin, sivil toplum kuruluşlarımızın yanında olmaya devam edeceğimizi burada özellikle ifade ediyorum.
Rabbim bizleri bu dünyada iz bırakanlardan, daima hayır dua ile anılacak olanlardan eylesin diyorum. Bu düşüncelerle restorasyonu tamamlanan 101 vakıf eserimizin tekrar hayırlı, uğurlu olmasını temenni ediyorum.
Bu salonu teşrif eden vakıf insanlarımızdan başlayarak vakıf kültürümüzü yaşatan, iyilik ve hayır faaliyetlerini fedakarca sürdüren tüm kardeşlerimizden Vakıf Haftasını canı gönülden tebrik ediyorum. Hepinizi bir kez daha saygıyla, sevgiyle selamlıyorum. Sağ olun, var olun, Allah'a emanet olun. Kalın sağlıcakla."
Hibya Haber Ajansı
© Copyright 2025 alacatinews.com Tüm Hakları Saklıdır. Web sitemiz Hibya Haber Ajansı Abonesidir.